“Kediler cennete gitmez. Kadınlar Shakespeare’in oyunlarını
yazamaz.”
Uzun zaman önce Virginia Woolf’un Kendine Ait Bir Oda’sını
okurken Shakespeare’in kız kardeşiyle ilgili bir bölüme rast gelmiştim. Woolf,
Shakespeare’in kendisiyle aynı yeteneklere sahip bir kız kardeşi olsaydı
Shakespeare gibi başarılı olabilir miydi bunu sorguluyor. Ve bu kız kardeşe
Judith ismini veriyor. Judith’e asla Shakespeare’a verilen imkanlar
tanınmıyor. Daha 17’sine basarken evlendirilmek isteniyor. Fakat Judith
evlilikten nefret ettiğini haykırıp bir posta dayak yiyor. Çareyi evden kaçıp
Londra’ya gitmekte bulan Judith, tiyatroların kapısını çalıp oyuncu olmak
istediğini söylüyor ve şaşkınlıkla dolu bakışlarla karşılanıyor
.”Hiçbir kadın”
diyorlar, “aktris olamaz.” Daha sonra ona acıyan biriyle evleniyor ve en
sonunda da intihar ediyor Judith. Kitaptaki bu bölüm hiç aklımdan çıkmadı. Daha
sonra “Shakespeare Zorda” adlı bir tiyatro oyununu izlemeye gittiğimde orda
yine Judith ismiyle bir kız kardeşi vardı Shakespeare’in. Yine oyuncu olmak istiyordu Judith; fakat kadınlar
oyuncu olamazdı. Bu yüzden uzunca bir süre erkek kılığında dolaşıp kendisinin
erkek olduğuna inandırdıktan sonra oyunculuğa başlıyordu. Oldukça yetenekli bir
oyuncuydu; fakat erkek değildi.
Uzunca bir süre Judith’i düşündüm ben, hala düşünüp onun
için üzülüyorum. Günümüzde Judithler yok mu sanki?
“Bir yıl içinde kadınlara dair kaç kitap yazıldığı hakkında
bir fikriniz var mı? Bunlardan kaçının erkekler tarafından yazıldığı hakkında?
Evrende en çok tartışılan hayvan olduğunuzun farkında mısınız?”
Evet, şu anda oldukça uygar görünen İngiltere’de kadının
insan olup olmadığı bile sorgulandı. Kadınlar çimenli yollardan yürüyemedi ya
da üniversite kütüphanelerine giremedi.
Bu yüzden “paramız ve
kendimize ait bir odamız” olmalı. Yoksa “ünlü bir kitaplığa bir kadının sövmesi
ünlü bir kitaplığın umurunda bile olmaz.”
İşte bu yüzden yazın, “erkekler ne der diye düşünmeden
yazın!”. “Çünkü hiçbir insan kapatmamalıdır manzaramızı.”
*Tırnak içinde yazılan yerler Kendine Ait Bir Oda kitabından
alıntılanmıştır.
Yani bilemedim şimdi kendinizi acındırmayın sayın biposetkitap sizi aşağılayıp dışlayan erkekleri siz yetiştiriyorsunuz sorunu kendinizde arayın :-P
YanıtlaSilBu konu hakkında bir alıntı yapmak isterdim fakat siz Kendine Ait Bir Oda'yı okusanız daha kolay olur :)
SilÖlen yine bir kadın.. :) Her zamanki gibi tarih kendini tekerrürden ibaret demek :)
YanıtlaSilEvet bu yazımın fazlaca feminist olduğuna dair yorumlar aldım :) Ama olanı anlattığımı düşünüyorum :)
SilNe var ki okumak, yazmak, kendini geliştirmek yetmiyor bazen.
YanıtlaSilDün öldürülen kadın doktor mesela, kime ne zararı vardı?
İnsanoğlunun içinde büyüttüğü canavarı öldürmesi lazım önce.
Sırası gelenin zaten öleceği dünyada, dünyayı birbirimize zehir zıkkım ede ede yaşıyoruz.
Çaresizlik kötü !
Seni tanımak güzel bi poşet kitap...
Sen bunu söyleyince aklıma Devrimin Kızı kitabında geçen şöyle bir söz geldi: "İlk defa çitin ötesindeki korkuların içeridekilerle aynı olduğu fikri gelmişti aklıma. İnsanlar. Ve birbirimize yaptığımız acımasız şeyler." Seni tanımak da çok güzel yorumun için teşekkürler :)
SilKadının okuyup kendini geliştirmesi çok önemli. Kendi ayakları üzerinde durabilmesi gerekiyor.
YanıtlaSilEn iyi şekilde çocuk yetiştirmek için fazlaca okuyup kendimizi geliştirmemiz gerekiyor evet. Ve o çocukla konuşurken fazlasıyla dikkatli olmamız gerekiyor ki kendini dünyanın merkezi sanan insanlardan olmasın :)
SilO yazan erkekleri de kadınlar yetiştiriyor zaten diyerek olaya sulh getiriyorum :D Zaten bu nedenden dolayı kadın kendini daha çok geliştirmeli , yetistirmeli . Kitabı da en yakın zamanda okumak isterim ^^
YanıtlaSilKitabı okumanızı kesinlikle öneririm :) fakat bilmeniz gerekir ki hemen okunup bitecek kitaplardan değil biraz sabır istiyor :) Okuduktan sonra yorumunuzu benimle de paylaşırsanız çok mutlu olurum :)
Silkendine ait odayı okudum ama cuditi hatırlamadım. şekspir zorda aa onu da duymadım ya tiyatro severim ama neyse. cudit gibi çok varmış bizim türk tiyatrosunda. afife jale gibi. bak yirminci yüzyıl başlarında ruslar getirmiş tiyatroyu istanbula, beyoğluna. türk kızları oynayamazmış ama. :)
YanıtlaSilO zamanın şartlarını düşündüğümde Türk kızlarının oynamaması normal geldi :) bizdeki algı tamamen inançlarımızla ve ruslar yapıyorsa bir bit yeniği vardır biz onlara benzemeyelim düşüncesiyle oluşmuş ama mesela Judith olayında tamamen kadını insan yerine koymamaktan :/
Silbizim türk kızları da gizli gizli oynuyormuş tiyatroda. kadın oynamazmış ayıpmış yani :)
SilGizli olunca daha ekşınlı diye yapmıştır onlar :D
Silkıtap almam gerektiğini hatırladım bir an :) çok teşekkür ederim sizi takibe aldım bana da beklerim
YanıtlaSilsenbenvehayat.blogspot.com.tr
evin tek kızı mona.
Silyorum kutusunu değiştirsene yaaa. yorum yapamıyom :)
Teşekkürlerr mona ^^
SilMerhaba
YanıtlaSilVirginia Woolf'u hiç okumadım fakat o dönemdeki tiyatro ortamı öyle. Tiyatroda kadın rollerini de erkeklerin oynadığı bir tiyatro ortamı var Avrupa'da. Bunun neyden kaynaklandığını hatırlamıyorum ama din etken olabilir. Avrupa da bulunan kadın ile Türklerde ki kadının sosyal konumunu karşılaştırmak biraz gereksiz. Tiyatro konusunda, bizim sosyal hayatımıza geç girdiği için Osmanlı Dönemindeki din etkisi (Arap kültürü demek daha doğru) tabi kadınları etkilemiştir.
epichan
YanıtlaSilMerhaba :) bence o dönemde Avrupa'da kadını anlamak için Woolf'u kesinlikle okumalısın^^
teşekkür ederim
YanıtlaSil